31 Mayıs 2010 Pazartesi
28 Mayıs 2010 Cuma
12 Nisan 2010 Pazartesi
Sıkıntı

Bir yazar üzerine bir şey yazmamak (ya da bu işi geciktirmek) için dolabımdaki bütün kıyafetleri boşaltıp, renklerine göre tasnif edip hepsini yıkamaya kalkışıyorsam o yazarı gerçekten sevmemişimdir.
5 Nisan 2010 Pazartesi
From Paris With Love
Maşrapamı bekliyorum, tam boy küçük prenslerle tanıştım, kara kitabı özel baskılı aldım.
24 Mart 2010 Çarşamba
Tiyatro
"Tiyatronun kapısı ne kadar güzeldir. Orada insanların mutluluklarını anlatan oyunlar oynanır. Her akşam, başlama saatine yakın, böyle renkli bir kalabalık, şık bayanlar, şemsiyeli baylar, yanakları portakal kırmızılığında kızlar kapının önünü doldurur. Işıklı giriş kapısı... Oldukça geniş... Kapıda kırmızı-mavi-yeşil ışıklar yakmışlar. Kalabalık kırmızı, mavi, yeşil renge boyanıyor."
...
"Tiyatronun kapısına gelip duruyorum. İçerde neler oynarlar bilmiyorum. O sarışın güzel kadın her akşam tiyatroya geliyor. Aktris midir? Bilmiyorum. Bu ışıklı kapıdan içeriyi düşündükçe aklımı masmavi bir karanlık ve ıslak soğuk hava kaplıyor."
...
"İçeriyi düşündükçe içimi büsbütün karanlık basıyor. Bir kere olsun kapıdan içeriye ayağımı atmadım. Orada insanları rezil ettiklerinden, mavi ve karanlık sahnede, onların mutlulukları için berbat oyunlar oynadıklarından korkuyorum."
...
"Tiyatronun kapısına gelip duruyorum. İçerde neler oynarlar bilmiyorum. O sarışın güzel kadın her akşam tiyatroya geliyor. Aktris midir? Bilmiyorum. Bu ışıklı kapıdan içeriyi düşündükçe aklımı masmavi bir karanlık ve ıslak soğuk hava kaplıyor."
...
"İçeriyi düşündükçe içimi büsbütün karanlık basıyor. Bir kere olsun kapıdan içeriye ayağımı atmadım. Orada insanları rezil ettiklerinden, mavi ve karanlık sahnede, onların mutlulukları için berbat oyunlar oynadıklarından korkuyorum."
22 Mart 2010 Pazartesi
En Hüzünlü Şarkılar Haavi
Google'da blogumu böyle arattırıp buluyorlar, ne bekliyorlar sonuçtan bilemiyorum ama tavrım duruşum çok garipmiş onu anlıyorum. Hüzün ki hiç yakışmaz bana, ciddiyetten çoğu zaman uzağımdır. Bırakırım genelde hüznü ben Marmara'da takılan Hilmi'ye, ondan öykünen İki'ye yakışsın hüzün.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)